8. Sınıf Türkçe Parçada Anlam

/12

8. Sınıf Türkçe Parçada Anlam

1 / 12

İnsan beyni, sahibinin yapmak istediği şeyi gerçekleştirme yollarını bulacak şekilde yaratılmıştır. “Azmin elinden hiç bir şey kurtulmaz.” diyen atasözü de bu fikri doğrulamaktadır. Pek çok insan, insan kudretinin dışında zannedilen muazzam işleri sadece azimleri sayesinde başarmış, o işleri yapmayı akıllarından bile geçirmeyen insanlarsa varılan netice karşısında şaşakalmışlardır. Atatürk’ün bu konuda çok güzel bir sözü var: “Zafer, zafer benimdir diyebilenindir.”

Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

2 / 12

Şehitler tepesi boş değil,

Biri var bekliyor.

Ve bir göğüs, nefes almak için;

Rüzgâr bekliyor.

Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;

Yattığı toprak belli,

Tuttuğu bayrak belli,

Kim demiş meçhul asker diye?

Aşağıdakilerden hangisi, bu şiirin anahtar sözcüklerinden biri değildir?

3 / 12

(I) Bugünkü şairlerimizin çoğu, hep eskilerin, başkalarının gösterdikleri yoldan gidiyor; eskiden kalma duyguları, düşünceleri söylüyor. (II) Birtakımının yeni gözükmesine bakmayın, onlar da bundan on beş yıl öncekini taklit ediyor. (III) Beş yüz yıl önceki eskidir de on beş yıl önceki eski değil midir? (IV) Bir şairin kendi oluşturmadığı, kendi üretmediği, başkasından öğrendiği her şey eskidir.

Bu parçanın ana düşüncesi numaralanmış cümlelerden hangisinde verilmiştir?

4 / 12

Meyve ve sebzelerin bozulmasına bazı bakteriler neden olur. Bakteriler, bu gıdaların içerdiği suyu kullandığı için onların üzerinde kolaylıkla gelişip çoğalır ve içeriğinde, görünüşünde birtakım değişikliklere yol açacak bozulmalara neden olur. Ancak meyve ve sebzeler kurutulursa bozulmalarının önüne geçilebilir. Çünkü kurutulan meyve ve sebzelerin su miktarı önemli ölçüde azalır. Bakteriler de yeterince su bulamazsa gelişemez.

Bu parçada meyve ve sebzelerle ilgili asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

5 / 12

Şarkılar, şiirler, romanlar, öyküler ve diğer tüm sanat eserleri toplumun iç dünyasını gösteren birer penceredir. Neşeli şarkılar, hüzünlü şiirler, heyecanlı romanlar, karamsar öyküler... Toplum ne hissediyorsa onu yazıyor, onu okuyor, onu dinliyor, onunla ilgili bir eser ortaya koyuyor. Çünkü insan, eyleme dökemediği, sözle anlatamadığı her türlü duyguyu bir şekilde dışa aktarmanın yollarını arıyor. Böylece bu duygular insanların yazdıklarında, okuduklarında, dinlediklerinde veya ortaya koyduğu eserlerde hayat buluyor. Bu sebeple bir ülkede öne çıkan eserlere baktığımızda toplumda olanı biteni anlamak çok da zor olmasa gerek.

Bu parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir?

6 / 12

Bütün kusurlarım toprak gizliyor

Merhem çalıp yaralarım düzlüyor

Kolun açmış yollarımı gözlüyor

Benim sadık yârim kara topraktır

Bu dörtlüğün ana duygusu aşağıdakilerden hangisidir?

7 / 12

Çocuklarımızın belirli davranışları kazanmalarını, örneğin odalarını toplamalarını, okulda başarılı olmalarını isteriz. Ceza vererek bunları sağlamaya çalışmak işe yaramayan bir yoldur. Çocuk hedefe ulaştığında ona büyük bir ödül vermek de en azından her zaman- işe yaramaz. Çocuğun asıl amaca yönelik küçük davranışlarını belirli aralıklarla ödüllendirmek en işlevsel yoldur. Örneğin odası tamamen derli toplu olunca onu ödüllendirmek yerine küçük bir tertipli davranışını, söz gelişi paltosunu askıya asmasını samimi bir takdirle karşılamak daha fazla işe yarayabilir.

Bu parça için kullanılabilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?

8 / 12

Son zamanlarda kitapevlerine uğrayanlar ya da yayın evlerinin sitelerine girenler “Hep Okunacak Kitaplar” başlığı altında yeni yeni varlık gösteren bir bölümle karşılaşıyor. Bu bölümde -maalesef- sözü edilen kitapların mükemmelliğinin ispatlandığına, yıllar geçse de ilk günkü zevki vereceklerine işaret ediliyor gizliden gizliye. Madalyonun öteki yüzüne baktığımızda bu yüceltmenin asıl sebebi ortaya çıkıyor. Bunlar yayınevlerini besleyen, basımı yıllar yılı yapılacak kitaplar. Bu yüzden de yayınevlerinin göz bebeği. Kimselere kaptırmak istemiyor yayınevleri bu kitapları. Zira yayınevlerinin çarkı onlarla dönüyor.

Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir?

9 / 12

Tuna’nın üstünde güneş batarken

Sevgili yurdumu andırır bana.

Bir hayal isterim Boğaziçi’nden

Bakarım İstanbul diye her yana.

Bu dörtlüğe hâkim olan duygu aşağıdakilerden hangisidir?

10 / 12

Konuşma, duygu ve düşüncelerimizi, görüp yaşadıklarımızı karşımızdakilere sözle iletme işidir. Yani günlük yaşamımızın temel bir parçasıdır. Tıpkı solumak, yemek yemek, su içmek, yürümek gibi... Sabahın ilk saatlerinden yatma zamanına değin sıradan bir günümüzü düşünelim. Bu süre içinde konuşmanın büyük bir yer tuttuğunu görürüz. Yakınlarımızla, çevremizdekilerle, dost ve arkadaşlarımızla günün olaylarından, okuduklarımızdan, duyduklarımızdan, kişisel ve toplumsal sorunlarımızdan söz ederiz. Böylece düşünce alışverişi yapmış, yaşantılarımızı paylaşmış oluruz. Bu, toplum içinde yaşayışımızın doğal bir sonucudur. Günlük bir gereksinimdir.

Bu metnin konusu aşağıdakilerden hangisidir?

11 / 12

Okumak zihin gelişimi için çok önemlidir. Bilinçli ve düzenli bir okuma uygulaması yapan insan değişik düşünceleri yorumlama, bunlar üzerinde kurulmuş mantığı tespit etme yeteneği kazanır. Bilgiler okumayla artırılır, doğadaki güzelliklerin inceliği okumayla kavranır, düşünce çabukluğu okumayla elde edilir. Kültürlü bir insan olmanın en etkili yoludur okumak. Bireyleri gerçek anlamda okuyan toplumlar, ileri ve uygar toplum olurlar.

Bu parçaya getirilebilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?

12 / 12

Selam saygı hepinize,

Gelmez yola gidiyorum.

Ne şehire ne de köye,

Gelmez yola gidiyorum.

Bu dörtlüğün konusu aşağıdakilerden hangisidir?

Skorunuz

Ortalama skor 60%

0%

Bunları da beğenebilirsin
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi, deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanmaktadır. Bu konuda sorun yaşamayacağınızı varsayıyoruz, ancak dilerseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul et Gizlilik ve Çerez Politikası